25 Şubat 2016 Perşembe

EnglishTime Şikayetim Nasıl Sonuçlandı?

1 ayımı zayi oldu!

Öncelikle EnglishTime Kadıköy Şubesi almadığım eğitimin KDV'sini alsa da; geri kalan 2.208 TL'mi aldığımı belirteyim. Kimin hakkı kime geçti ise zehir zıkkım olsun!

Peki süreç nasıl ilerledi, ben EnglishTime'dan paramı nasıl aldım?

Öncelikle tüm süreçleri dijital ortamda maille kayıt altına aldım. Sizde bu gibi veya farklı kurumlarla olan tüm yazışmalarınızı mail üzerinden gerçekleştirin. Elden para vermeyin!

Kursiyerlik çerçevesinde yasal haklarımı kullanırsam paramı nasıl alacağımı Twitter'dan özel mesaj yolu ile merkez ofise yazdım. Sosyal medyayı "adalet divanı" ya da "linç medyanı" olarak görmeden sorunumun ilgili kişilere iletilmesini ve benimle hızlıca iletişime geçilmesini defalarca istedim.

İlk başta paramı iade edemeyeceğini söyleyen EnglishTime uğraşlarım sonucu paramı karşılıklı imzalayacağımız bir ibraneme ile (EnglishTime'ın ilettiği ibranemeyi tandık bir avukat arkadaşım revize etti ve anlaştık) paramın ödenmesi karşılığında kurum ve ben haklarımızdan feraget ettik. 

Paramı yatırmaları gereken günden 3 gün sonra para hala yatmayınca. Ben de Twitter üzerinden EnglishTime'a son mesajımı attım. Pazartesi günü polislerle ve avukatlarla geleceğimi belirttim. Sonra öğrendimki ilgili kişi tatildeymiş ondan gecikmiş! Bla bla... Param 3 saat sonra hesabıma yine Kadıköy English Time Yöneticisi'nin araması ile yattı.

Bu arada ben bu durumu günlerce twitlerken öğrendim ki; sadece ben değil yüzlerce kişi farklı durumlarla EnglishTime şubelerinden şikayetçi. Hatta öğrendiğim kadarı ile EnglisTime Kadıköy hala öğrencilerine taahüt ettiği kitapları vermemiş.

Son olarak bilmenizi isterim ki; sosyal medya kriz yönetimi ve olayın duyulması için elbette etkili bir iletişim aracı ancak aslolan yaşadığınız durumun hukuksal sonuçlarını hızlıca öğrenmeniz ve ilgili yasal kurumlarla başvurmanız: Kaymakamlık Hakem Heyeti, BİMER ve Savcılık.

UYARI:

Her ne şekilde olursa olsun; haklı olduğunuza, kurumların sorumluluk ve taahütlerini yerine getirmediğini düşünüyorsanız saygı çerçevesinde hakkınızı aramaktan vazgeçmeyin!








10 Şubat 2016 Çarşamba

English Time’a: Vurursun Eyvallah Ama Ölmezsem Sıkıntı Büyük!

4 hafta önce İngilizce eğitimi almak için parasını peşin ödediğim Kadıköy English Time, yaptığım uyarılara, yaşadığım sorunlara şikayetlere kayıtsız hatta umursamaz bir tavır sergilemiştir. Bana da English Time eğitim kurumuna, kültürüne ve çalışanlarına ufak bir sosyal medya dersi vermek düştü.


mı, acaba?

1. Hafta (Cumartesi-Pazar)

Deneysel İngilizce

Ocak’ın son haftası derse girmek için English Time Kadıköy şubesine gittim. İçeri girdiğimde beni “her türlü ders kitabı vaadi” yerine 2-3 fotokopi sayfası ile karşıladılar. “Olur insanlık hali” dedim, derse girdim. Sınıfta Türkiye’ye geleli 4 hafta olduğunu söyleyen ABD’nin bağrı Colorado'dan gelmiş "öğretmen" Micheal ile tanıştım. Daha önce çoğu kez ders anlatan biri olarak ilk izlenimim Micheal’ın ders analatacak yetkinliğe sahip olmadığı idi; ancak önyargılı olmamalı ve biraz zaman vermeliydimki; bu arada Micheal’ 15:00’te başlayıp 19:00'da bitmesi gereken dersi 17:50 gibi bitirdi. İlk derste olur dedik, geçtik.

2. Hafa (Cumartesi-Pazar)

Kadıköy English Time’da alacağımız 2. haftaki derse girdik. Bizler misafirperver insanlarız, kurs yönetimi de aynı şekilde düşünmüş olsa gerek uyarımı dikkate almamış. Micheal ile ikinci dersi ite kaka götürdük. Micheal anlattı, ben yettiğimce sınıfa çevirmek durumunda kaldım. Micheal kelime hatası yaptıkça ben kağıda yazarak kendisine ilettim. Ders sonrası sekreterlere yönetici olup olmadığını sordum ama kimse yetkili biri olmadığını söyledi. Sakın yanlış anlaşılmasın Micheal çok iyi biriydi ancak sınıftaki insanların ve benim emeğimizin karşılığını alabileceğimiz bir öğretmen ile çalışabilmemiz gerekiyordu.

3. Hafta

Kadıköy’e geldim. Derse girdim. Saat 15:30. Hoca yok. Gelir diye bekledim. Telaş etmedim. Bir arkadaşımız dışarı çıktı, geldi; “Micheal istifa etmiş”. 

“Size yabancı hoca taklidi yapsaydım”
Yarım saat sonra derse F... isimli bir kişi geldi. Sınıfa giren kişi Micheal’ın yaptığı tüm hataları yaptı. Dersi sadece bir kişiye anlatıyormuş gibi anlattı, konuya nereden başlayacağını bilemedi. "Kitabınız" dedi. "Vermediniz" dedik. En son elinde Iphone’a bakarak tahtaya bir şeyler yazmaya çalışıyordu. Çıldırdım desem yeridir! 

O da benim hatta sınıfın yüz ifadeleri farketmiş olsa gerek; dayanamayıp Türkçe konuşmaya başladı. Fulya adlı kişi aslında bir öğretmen olmadığını sadece yönetim tarafında biri olduğunu aktardı. Biz de yukarıda saydığımız tüm sıkıntıları naif bir dil ile, sorunun kendisi ile ilgili olmadığını belirterek ifade ettik. İçeriye gidip konuşup kargaşa yaratmak yerine dilekçe yazarak tüm sorunları belirttik. Bu sırada kapıdan çıkan Fulya “Yabancı öğretmen gibi girseydim” deyince ben "kusura bakmayın az çok ingilizce biliyoruz ve Türk olduğunuz çok net anlaşılıyor” deyince akşam 17:00 gibi yarın ders için hocanın ve kitapların ayarlanmış halde olacağına dair söz verdi.

Ben de yaşadığım bu tramvatik "deneysel ingilizce" eğitimi sonucunda eve geldim. English Time'a mail yazdım. Saat 18:00 gibi eğer yarın, 7 Şubat Pazar günü yetkin bir öğretmen ve ders kitabı sağlanmazsa paramın tamamını talep ettiğimi bildirdim. Akşam saat 21:40 gibi sekreter arayıp yarın bir ders olmayacağını belirti. Ben de paramın iadesini talep ettiğimi tekrarladım. Yarın ilgili yönetici ile konuşmak istediğimi söyledim. Pazar günü orada olmayacaklarını söylediler. Pazartesi gelmemi istediler Pazartesi gittim. Yetkili kimse yoktu. Ben de Soner adlı English Time Kadıköy Şube Müdürü olduğu iddia edilen kişinin mail adresini aldım. 3 haftadır sözlü; 3 gündür yazılı olarak kursa gönderdiğim  ve hiçbir yanıt alamdığım şikayet ve geri iade talep eden yazımı aktardım. Kimse yanıt vermedi!

Ertesi gün kursu aradım, English Time Kadıköy Şube Müdürü müsait değillermiş. Bir kez daha aradım meşgul çıktı. Sonra Soner Bey beni aradı ve bir reklamcının bizzat deneyimlediği "deneysel ingilizce eğitimi veren" English Time Kadıköy şubesinin aslında çok iyi olduğunu/olacağını uzun uzadıya anlattı. Dinlenmesi gereken kişi oymuş gibi dinledim. Ben de kendilerine bana önümüzdeki ders için bu tür bir sorun yaşamayacağıma ve böyle bir durum karşısında paramın tamamını geri iade edeceklerine dair yazı istedim. Garanti edemedi. Bi düşünelim sizi arayacağız dedi. Aramadı. Onunyerine sekreter 5 hafta sonra faturanızı hazırladık dedi. Neyden korktular acaba? Neyse, ben aradım. Hukuki süreçleri başlatacağımı belirttim. Sorunumun kişilerle değil kurumla olduğunu yineledim. Yardımcı olamayacaklarını belirttim. Kuruma ttığım son mailde de yasal işlemler bitene kadar kaydımın dondurulmasını istedim. Ancak hala 5 gündür attığım maillere nedense yazılı olarak dönmediler? 

Böyle olunca, bana da English Time kurumuna okkalı bir ders vermek düştü.

Ben ilgili kişi ve kurumları BİMER'E , kaymakamlık hakem heyetine ve MEB'e şikayet ettim sizlerden talebim de kılı kırk yararak biriktirdiğiniz para ile gittiğiniz ya da çocuğunuzu gönderdiğiniz bu kurumlardaki çürümüşlüğü ilgili devlet kurumlarına şikayet etmeniz. 

Ne mi olacak diyenlerinizi duyuyorum bir yerde haklılar. Ama iyi bir eğitimcinin dediği gibi "Sen tohumu toprağa ek, vermezse toprak utansın". 


BİMER

HAKEM HEYETİ BULMA

ŞİKAYET VAR